19 Ekim 2008 Pazar

anlamsız

geç bir saat.gitme sebeplerimi düşünüyorum buğulu sesli adamla birlikte.büyütmeye ne gerek vardı her şeyi.hep tuhaf gelen şeyler bir ses bir kokunun seni bambaşka bir zamana götürebilme yeteneği.annem gelmişti odama,16 yaşındaydım,elinde bir kasetle..benimle oynar mısın?hiç bir şey demeden gülümsedi ve gitti.21 yaşım el sallıyor şu an ama hala içimde.her sözü her zamanda ayrı bir şekilde anlamlandıryor duygularımı.kim söyleyebilir başka bir anlamsız daha?

1 yorum:

postula dedi ki...

sanırım her umutsuzluğun hayatına girmişliği vardır "anlamsız"ların "değirmenler"in. bir nevi zehirlenmek gibi...